
Türkiye'de Dijital Pazarlama
Podcast door Faruk Toprak
Merhaba ben Faruk Toprak. Bu podcast kanalımda dijital pazarlamaya dair tüm yenilikleri sizlerle paylaşıyorum. İşletmeler için marka bilinirliğini geliştirme, satışları artırma, müşteri ilişkilerini başarılı yönetme, reklamlarda ki dönüşüm oranlarını artırma, web sitesi ve mobil uygulama optimizasyonları, sosyal medya pazarlama stratejileri ve yeni yapay zeka pazarlama trendleri vb. konulara değinip bir işletmenin pazarlama konusunda dikkat etmesi gereken tüm konuları paylaşıyorum. Podcastimle ilgili öneri ve reklam için faruk@joykek.com veya @frktprk Instagram'dan bana ulaşabilirsin.
Probeer 7 dagen gratis
€ 9,99 / maand na proefperiode.Elk moment opzegbaar.
Alle afleveringen
43 afleveringen
QR Kodlarıyla Etkileşimli Pazarlama Kampanyaları Nasıl Oluşturulur? QR kodlar, günümüzde yalnızca restoran menülerinde değil; reklam [https://faruktoprak.com/facebook-turkiyede-bir-cok-isletmenin-reklam-hesabini-kapatiyor/] panolarından ürün ambalajlarına, mağaza vitrinlerinden YouTube [https://faruktoprak.com/youtubeda-video-pazarlama-stratejileri-ve-video-gelistirme-ipuclari/] videolarına kadar pek çok alanda karşımıza çıkıyor. Ancak artık sadece bir bağlantıya yönlendiren araç olmaktan çıktılar. Stratejik olarak kullanıldıklarında markalar için güçlü bir etkileşimli pazarlama [https://faruktoprak.com/shopifyda-pazarlama-teknikleri-1/] aracı haline geliyorlar. QR Kod Nedir ve Nasıl Çalışır? QR kod (Quick Response), bilgiyi iki boyutlu kare kodlar aracılığıyla hızlıca aktarabilen bir teknolojidir. Genellikle bir web sitesi bağlantısı, sosyal medya [https://faruktoprak.com/14-bonus-bolum-sosyal-medya-kanunu-nedir-facebook-reklam-kisitlamalari-ne-zaman-sona-erecek/] profili, PDF dosyası ya da iletişim formuna yönlendirme yapmak için kullanılır. Ancak burada kritik olan nokta, QR kodun yönlendirdiği içeriği stratejik ve dönüşüm [https://faruktoprak.com/facebook-kampanya-objektifleri-hakkinda-merak-edilenler/] odaklı tasarlamaktır. Türkiye’de QR Kodun Gelişimi İlk Yıllar: Deneysellik Dönemi Türkiye [https://faruktoprak.com/amazonda-ki-urunlerinize-ve-reklam-kampanyalariniza-nasil-optimizasyon-yapabilirsiniz/]’de QR kodlar 2010’lu yılların başında kullanılmaya başladı. Ancak o dönemde akıllı telefonlar yeterince yaygın değildi ve internet erişimi sınırlıydı. Bu yüzden QR kodlar daha çok kataloglarda, kartvizitlerde ve afişlerde “yenilikçi ama pasif” bir araç olarak kullanıldı. Kırılma Noktası: Pandemi Gerçek anlamda kitlesel kullanıma geçiş 2020’deki pandemi süreciyle oldu. Restoran menülerinin kaldırılması, AVM giriş sistemleri ve kamu uygulamalarında QR kodlar yoğun şekilde kullanılmaya başlandı. Bu süreç kullanıcıyı eğitirken, markaları da daha yaratıcı çözümler üretmeye teşvik etti. Günümüzde QR Kodların Kullanım Alanları Fiziksel ve Dijital Dünyalar Arasında Köprü QR kodlar artık hem fiziksel hem dijital [https://faruktoprak.com/dijital-pazarlama-danismani/] mecralarda bir bağlantı köprüsü görevi görüyor. Bankacılık uygulamalarında ödeme yaparken, Trendyol [https://faruktoprak.com/podcast-sanal-pazar-yerleri-satislari/] ve Getir gibi platformlarda kampanya entegrasyonlarında, mağaza içi ürün bilgilerinde aktif olarak kullanılıyor. Etkileşimli Kampanya Fikirleri * QR kodla indirim çarkı döndürme ve anlık kupon kazanımı * Ürün ambalajından tarif videosuna ulaşma * Açık hava reklamından WhatsApp [https://faruktoprak.com/mbs-yontemi-ile-satis/] botuna geçiş * TV reklamı üzerinden mobil uygulama [https://faruktoprak.com/en-iyi-10-mobil-uygulama-analiz-uygulamalari/] indirme * Etkinliklerde check-in ve çekiliş katılımı * Restoranlarda QR ile yorum ve anket yönlendirmesi Türkiye’den Başarılı QR Kod Kampanyaları Burger King Dans eden karakterin üstüne yerleştirilen QR kod, kullanıcıyı uygulama indirmeye yönlendirdi ve bedava burger kazandırdı. Kullanıcı tek adımda kampanyaya katılabildi. Coca-Cola Etkinliklerde dağıtılan kutuların üzerinde bulunan QR kodlarla kişisel mesaj gönderme deneyimi sunuldu. Hem duygusal bir bağ oluşturuldu hem de veri toplama sağlandı. Teknik Olarak Nelere Dikkat Etmeliyiz? Dinamik QR Kodu Kullanın Statik bağlantılar yerine, URL’si sonradan değiştirilebilen dinamik QR kodlar tercih edilmelidir. Bu sayede kampanyalar güncellenebilir, A/B testleri yapılabilir ve detaylı analizler alınabilir. Mobil Uyumluluk ve Hız QR kodla erişilen sayfa mutlaka mobil uyumlu olmalı ve 3 saniyeden kısa sürede yüklenmelidir. Formlar sade, anlaşılır ve kullanıcı dostu tasarlanmalıdır. Marka Tasarımıyla Uyumlu QR Kodlar Siyah-beyaz standart görseller yerine, markanın renklerine ve logosuna uygun şekilde özelleştirilmiş QR kodlar daha fazla dikkat çeker ve tarama oranını artırır. Analiz İçin UTM Parametreleri Ekleyin Her QR bağlantısının sonunda UTM etiketleri kullanarak, Google Analytics [https://faruktoprak.com/google-analyticsde-segment-verileri-analizleri/] üzerinden trafik kaynağını, etkileşim oranını ve dönüşüm [https://faruktoprak.com/facebook-kampanya-objektifleri-hakkinda-merak-edilenler/] verilerini izleyebilirsiniz. QR Kodlar Artık Sadece Kod Değil, Deneyimdir Bugünün pazarlama [https://faruktoprak.com/shopifyda-pazarlama-teknikleri-1/] dünyasında QR kodlar yalnızca bilgi paylaşım aracı değil; dönüşüm sağlayan, kullanıcı verisi toplayan ve markaya değer katan birer deneyim platformuna dönüştü. Kampanyalarında QR kodları kullanırken mutlaka stratejik bir yaklaşım belirlemeni öneriyorum. Doğru tasarlanmış bir QR kod, kullanıcıyı yalnızca bir bağlantıya değil, markanın hikâyesine ve deneyimine götürür. Beni @frktprk [https://www.instagram.com/frktprk/] Instagram'dan takip etmeyi untumayın.

OpenAI’ın geliştirdiği ChatGPT, uzun süredir üretken yapay zekanın en popüler yüzlerinden biri. Ancak artık sadece içerik üretmiyor, kod yazmıyor ya da sohbet etmiyor. Yepyeni bir dönem başlıyor: Yapay zeka destekli alışveriş asistanlığı. Bu bölümde ChatGPT’nin alışveriş özelliğini detaylı şekilde inceliyoruz. Bu sistem nasıl çalışıyor, kullanıcıya ne kolaylıklar sağlıyor, dijital pazarlamacılar bu gelişmeye nasıl adapte olmalı, markalar için ne anlama geliyor? Hepsini adım adım açıklıyorum. ChatGPT Alışveriş Özelliği Nedir? ChatGPT’nin yeni alışveriş özelliği, kullanıcıların yapay zekaya ürün buldurabildiği, karşılaştırma yaptırabildiği, öneri alıp satın alma sürecini başlatabildiği bir entegrasyon sistemidir. Bu sistem, sohbet ekranını bir alışveriş asistanına dönüştürüyor. Örneğin kullanıcı şunu yazabiliyor: “Annem için doğum günü hediyesi arıyorum, 1000 TL civarında, ev dekorasyon ürünleri olabilir.” ChatGPT bu sorguyu analiz ederek, alışveriş platformlarında (şu an için ABD’de aktif olan Shopify, Instacart, Klarna, Temu, BestBuy) ilgili ürünleri tarıyor, karşılaştırıyor ve kullanıcıya direkt öneriler sunuyor. Üstelik bu öneriler sadece metin değil — görseller, fiyatlar ve satın al butonlarıyla birlikte geliyor. - Yani kullanıcı artık Google’da arama yapmıyor. - Doğrudan sohbet ederek alışveriş yapıyor. - İlk defa arama yerine sohbetle satın alma süreci başlıyor. Bu Sistem Nasıl Çalışıyor? ChatGPT’nin alışveriş sistemi, GPT-4o altyapısının üzerine kurulu. Bu model, kullanıcının niyetini analiz ederek şunları yapabiliyor: * Ürünleri kategori bazlı filtreliyor * Fiyat/performans değerlendirmesi yapıyor * Ürün açıklamaları ve kullanıcı yorumlarını analiz ederek karar sürecini destekliyor * Önceki konuşmalardan veya sorulardan kullanıcı profilini çıkarabiliyor * Doğrudan alışveriş bağlantılarıyla süreci tamamlıyor Örneğin kullanıcı önce kulaklık sordu, sonra spor salonu için çanta istedi. ChatGPT bu iki ürünü bağlamsal olarak eşleştirip “Spor için bu powerbank’i de düşünebilirsiniz” gibi ek önerilerde bulunabiliyor. Bu, artık sadece öneri değil, stratejik satış yapabilen bir yapay zeka demek. Kullanıcı Deneyimi Nasıl Değişiyor? Eskiden kullanıcı şunları yapardı: 1. Google’a girer 2. Anahtar kelimeyle arama yapar 3. Site site gezer 4. Ürünleri inceler 5. Yorumları okur 6. Sepete ekler ve satın alır Şimdi bu süreç tek bir ChatGPT ekranında gerçekleşiyor. Kullanıcı sormakla, alışverişi tamamlamak arasında sadece birkaç adım uzakta. Bu da: * Daha hızlı karar * Daha az dikkat dağınıklığı * Daha kişiselleştirilmiş öneriler * Daha yüksek dönüşüm oranı anlamına geliyor Pazarlamacılar İçin Ne Anlama Geliyor? Dijital pazarlamacılar ve markalar için bu gelişme bir devrim niteliğinde. Çünkü artık rekabet sadece arama motorlarında değil, yapay zeka algoritmalarında da görünür olmak üzerine kurulacak. 1. SEO Değişiyor Geleneksel SEO stratejileri sadece Google için değil, artık ChatGPT gibi AI platformları için de kurgulanmalı. Ürün başlıkları, açıklamaları, görseller ve yorumlar yapay zeka tarafından analiz edilebilir formatta olmalı. 2. Ürün Verisi ve Entegrasyon Ürün bilgileri doğru, eksiksiz ve standart API’lerle uyumlu olmalı. Yani ürünlerinizin “AI-friendly” hale getirilmesi gerekiyor. Eğer sistem sizi tanımıyorsa, sizi önermesi de mümkün değil. 3. İçerik Pazarlaması Yeniden Şekilleniyor Artık sadece kullanıcıya değil, AI modeline de hitap eden içerikler üretmeniz gerekiyor. Ürün sayfalarınızda yer alan bilgiler, yapay zekanın anlayabileceği şekilde yapılandırılmalı. 4. Küçük İşletmeler İçin Fırsat mı Tehdit mi? Büyük markalar bu entegrasyonlara hızla adapte olurken, küçük işletmelerin doğru veri yönetimiyle algoritmalarda öne çıkma şansı da bulunuyor. Ancak verisi eksik olan, entegrasyon sağlamayan markalar bu dönüşümde geride kalabilir. Bu bölümü beğendiysen podcastimi hem YouTube'da hem Shopify'da takip etmeyi unutma. Beni Instagram'dan @frktprk [https://www.instagram.com/frktprk/] takip edebilirsin.

Türkiye’de dijital pazarlama alanı hızla büyürken, bu sektöre yönelen gençlerin sayısı da her geçen gün artıyor. Peki bu alanda çalışanlar hangi üniversite bölümlerinden mezun? Dijital pazarlama için özel bir eğitim mi gerekli? Yoksa herkes bu dünyada kendine yer bulabilir mi? Bu yazıda, Türkiye’de dijital pazarlama kariyeri yapmak isteyen gençler için kapsamlı bir yol haritası sunuyoruz. Hangi bölümlerden mezun olanlar daha çok tercih ediliyor, neden bu alan seçiliyor ve kimler dijital pazarlama kariyeri için uygun? Hepsi detaylı olarak burada. Hangi Bölüm Mezunları Dijital Pazarlamayı Seçiyor? 1. İşletme (%22) Dijital pazarlama sektöründe çalışanların büyük kısmı işletme bölümü mezunlarından oluşuyor. Bu bölümün sunduğu geniş perspektif (pazarlama, yönetim, finans, girişimcilik) mezunları stratejik kampanya yönetiminde, medya satın alma ve performans analizi gibi alanlarda öne çıkarıyor. 2. İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık (%18) İletişim fakültesi mezunları içerik üretimi, sosyal medya yönetimi, metin yazarlığı ve marka iletişimi gibi yaratıcı alanlarda yoğun olarak yer alıyor. Dijital platformlarda markanın dili ve hikâyesini oluşturmak için oldukça uygun bir altyapıya sahipler. 3. Yazılım ve Bilgisayar Mühendisliği (%12) SEO, SEM, web analitiği, teknik otomasyonlar ve CRM sistemleri gibi dijital pazarlamanın teknik alanlarında yazılım kökenli kişiler önemli roller üstleniyor. Growth hacking gibi veri odaklı alanlarda da oldukça etkililer. 4. Grafik Tasarım, Görsel İletişim, Yeni Medya (%10) Dijital pazarlamanın görsel tarafını yöneten bu mezunlar; sosyal medya tasarımları, video içerikler, UI/UX tasarımları gibi kullanıcı ile görsel teması yöneten görevlerde ön plana çıkıyor. 5. Psikoloji ve Sosyoloji (%8) Kullanıcı davranışlarını anlama, nöropazarlama teknikleri, kullanıcı deneyimi (UX) yazımı ve persona analizlerinde bu mezunlar ciddi katkı sağlıyor. Tüketicinin zihinsel süreçlerine odaklanan işlerde tercih ediliyorlar. Geri kalan %30 ise çok çeşitli alanlardan: Hukuk, edebiyat, mühendislik, sağlık bölümleri gibi… Neden Bu Mezunlar Dijital Pazarlamayı Seçiyor? Dijital pazarlamanın cezbedici tarafları, farklı disiplinlerden mezunların ilgisini çekiyor: • Hızla Büyüyen Sektör: Türkiye’de e-ticaret hacmi 2023 itibariyle 1.85 trilyon TL’yi aştı. Bu büyüme, dijital pazarlamayı iş dünyasının vazgeçilmez bir parçası haline getirdi. • Esnek Çalışma İmkanları: Remote iş modelleri, freelance projeler ve dijital ajans kültürü bu alanda özgür çalışma alanı sunuyor. • Kariyer Geçişine Açık: Kısa sürede öğrenilebilen beceriler sayesinde insanlar farklı sektörlerden dijital pazarlamaya kolayca geçiş yapabiliyor. • Yaratıcılık + Teknoloji: Hem yaratıcı düşünebileceğiniz hem de teknik araçlarla çalışma fırsatı sunan nadir sektörlerden biri. • Sürekli Güncellenen Alan: Her ay yeni algoritmalar, reklam modelleri, araçlar ve yapay zeka entegrasyonları ile sektör dinamik kalıyor. Kimler Dijital Pazarlama Kariyeri Yapmalı? Bu sektörde başarılı olmak için şu özelliklere sahip olman büyük avantaj sağlar: Analitik Düşünenler Google Analytics, reklam paneli analizi, dönüşüm oranı takibi gibi konulara meraklı olanlar performans tarafında etkili olabilir. Yaratıcı Zihinler Metin yazarlığı, kampanya kurgusu, içerik üretimi gibi işlerde yaratıcı bireyler ön plana çıkar. İletişim Yeteneği Güçlü Olanlar Müşteri ilişkileri yönetimi, brief alma-verme süreçleri, takım içi koordinasyon gibi süreçlerde iletişim becerisi önemli. Sürekli Öğrenmeye Açık Olanlar Sürekli değişen trendleri takip edebilen, yeni araçlara adapte olabilen kişiler bu sektörde ayakta kalır. İşletme, yazılım, iletişim, grafik tasarım ya da psikoloji… Mezuniyet bölümün ne olursa olsun, dijital pazarlama alanında bir yol çizmek mümkün. Bu sektör hem teknik hem yaratıcı yönleriyle gençlere çok geniş fırsatlar sunuyor. Üstelik günümüzde eğitim kaynaklarına ulaşmak hiç olmadığı kadar kolay. Tek yapman gereken öğrenmeye başlamak.

Sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) artık yalnızca bireylerin değil, büyük stratejilerin ve görünmeyen güçlerin de oyun alanı. Bu bölümde, X üzerinde sistematik şekilde kullanılan bot hesapların hem Türkiye’de hem de dünyada nasıl etkili bir manipülasyon aracı haline geldiğini derinlemesine inceliyoruz. Sahte hesaplar, yapay gündemler, siyasi kampanyalar, ticari algı yönetimi ve pazarlama dünyasının bu manipülasyondan nasıl etkilendiği gibi kritik konulara sağlam kaynaklarla ışık tutuyoruz. Bu bölümde şunları net biçimde öğreneceksiniz: • Bot hesaplar nasıl çalışır? • Türkiye ve dünyada hangi olaylarda gündem manipüle edildi? • Algı operasyonları nasıl planlanır? • X gerçekten güvenilir bir platform mu? • Bu manipülasyonlardan nasıl korunabiliriz? Bot hesaplar yalnızca siyasetle sınırlı değil. Kripto paralardan e-ticaret ürünlerine, influencer kampanyalarından marka algısına kadar birçok dijital pazarlama sürecine doğrudan etki edebiliyor. Özellikle trend listeye giren içeriklerin organik değil, yazılımla yönetilen binlerce sahte hesap tarafından pompalanması, kullanıcıların neye inanması gerektiğini sorgulatır hale getiriyor. Bu bölümde X’in algoritmalarının nasıl çalıştığını, Elon Musk sonrası yapılan değişikliklerin ne gibi sonuçlar doğurduğunu ve bağımsız araştırmacıların tespit ettiği kritik bulguları da paylaşıyorum. Türkiye’de son yıllarda seçim dönemlerinde, toplumsal olaylarda ve ekonomik tartışmalarda ortaya çıkan hashtag’lerin önemli bir kısmının bot destekli olduğu çeşitli analiz raporlarında açıkça ortaya konmuş durumda. Ancak sorun yalnızca bu botların varlığı değil; bu hesaplar üzerinden yapılan yorumlar, mention’lar ve retweet’ler sayesinde markaların, siyasetçilerin ya da fikir önderlerinin algısal gücünün olduğundan çok daha yüksek gösterilmesi. Yani X, yalnızca bir iletişim aracı değil, aynı zamanda bir algı oluşturma makinesine dönüşmüş durumda. Peki bu manipülasyonun dijital pazarlamaya etkisi ne? Şirketlerin kampanya stratejileri nasıl etkileniyor? Organik görünmeyen gündemlerde yer almak, tüketici güvenini nasıl zedeliyor? Dijitalde şeffaflık ve güven ilkeleri bu manipülasyon çağında nasıl savunulmalı? İşte bu bölümde tüm bu sorulara örneklerle, istatistiklerle ve sektörel analizlerle yanıt veriyoruz. 🤖 Bot Hesaplar Nedir, Nasıl Tanınır? • Botlar, yazılımlar tarafından kontrol edilen, insan gibi davranan sahte hesaplar. • Amaçları: • Belirli konuları gündeme taşımak • Hashtag’leri trend yapmak • Gerçek kullanıcıların görüşlerini bastırmak • Dezenformasyon yaymak • Genelde profil fotoğrafsız, çok sayıda tweet atan, çok az takipçisi olan ya da tam tersi sahte takipçilerle şişirilmiş hesaplar. • MIT & Harvard çalışmaları gösteriyor: Botlar, sahte haberlerin yayılmasında insanlardan 7 kat daha etkili. 💣 Botlar Sadece Siyaset İçin mi Var? • Hayır! Ticari kullanım da çok yaygın: • Kripto para projeleri: Hızlı hype yaratmak için botlar devreye giriyor. • E-ticaret ürünleri: Sahte yorumlar, mentionlar, ilgi çekmek için kullanılan etiketler. • Rakip şirketleri kötülemek için botlar tarafından olumsuz yorum kampanyaları başlatılıyor. • Trend listeye girmek için bot kullanan influencerlar bile var. 🛡 Bu Manipülasyonlardan Nasıl Korunuruz? • Etiketlere hemen inanmadan önce Google’da arama yapın. • Aynı anda atılan yüzlerce benzer tweet’e dikkat edin. • Profil geçmişlerine bakın: Sahte hesaplar genelde birkaç ay önce açılmıştır. • “Teyit.org”, “Doğruluk Payı” gibi kaynakları sık takip edin. • Gündeme gelen her şey gerçeği yansıtmak zorunda değildir. Eğer sen de dijital dünyada görünene değil, perde arkasındaki büyük tabloya bakmak istiyorsan, bu bölümü kaçırma. Botların nasıl çalıştığını, neyi neden etkilediğini ve pazarlama kararlarını verirken nelere dikkat etmen gerektiğini öğreneceğin dolu dolu bir bölüm seni bekliyor. Bu bölümü paylaşmayı unutma! Birçok insanı botlar konusunda ve manipülasyon konusunda hep birlikte uyaralım... Instagram : @frktprk [https://www.instagram.com/frktprk/]

Türkiye’nin sosyolojik haritası yeniden çiziliyor… Sessiz ama çok güçlü bir dönüşümün içindeyiz. Ekonomik kriz, iç göç, bireyselleşme, dijitalleşme, kültürel alışkanlıklarda büyük değişimler… KONDA’nın 2008’den bu yana adım adım izlediği Hayat Tarzları Araştırması, 2025 verileriyle bize bugünün Türkiye’sine dair çarpıcı bir tablo sunuyor. Ve bu tablo, sadece sosyolojik değil, aynı zamanda dijital pazarlama açısından da çok şey anlatıyor. Bu bölümde, “insanların değişen yaşam tarzları dijitale ve pazarlamaya nasıl yansıyor?” sorusunu odağımıza alıyoruz. İç göç devam ediyor, şehirler büyürken kırsal değerler henüz kaybolmuyor. Üniversite mezunu işsiz sayısı milyonları bulmuş durumda. Tüketici artık sadece satın alma davranışıyla değil, aynı zamanda duygusal, kültürel ve ekonomik motivasyonlarıyla da analiz edilmek zorunda. Çünkü toplumun yarısı istihdam dışı, bir kısmı iş arıyor, bir kısmı evde dijital içeriklerle vakit geçiriyor. Yurt dışında yaşayan Türkler, Türkiye’deki sevdiklerine uzaktan destek olmaya çalışırken, ülke içindeki milyonlar, yaşadıkları ekonomik zorlukları gizleyerek “iyiyim” demeye devam ediyor. Bu duygusal yük, dijital mecralarda davranışlara da yansıyor. Artık sosyal medya sadece bir eğlence alanı değil, aynı zamanda bir kaçış, bir anlatım, bir statü göstergesi. Sinemaya gitme oranı düşerken, konserlere ve müzelere katılım hızla artıyor. Sosyal medyada paylaşım yapan kişi sayısı düşük ama izleyenler çok. TikTok hızla yayılıyor, mobil bankacılık günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geliyor. Hatta her 10 kişiden biri artık yapay zekâ uygulamalarıyla haşır neşir. Tüm bu değişimler dijital pazarlamayı doğrudan etkiliyor. Artık kampanyalar sadece ürün satma odaklı değil, duygulara, değer setlerine ve yaşama biçimlerine dokunmalı. Çünkü bugün pazarlama, sadece tüketiciyi değil, onun hikâyesini de anlamayı gerektiriyor. Bu bölümde; – Ekonomik kriz ortamında dijital tüketici davranışları nasıl değişiyor? – Sosyal medya gerçekten merkeze mi yerleşti yoksa bir göz aldanması mı? – Yeni nesil tüketici kitlesi hangi platformlarda, neye tepki veriyor? – Marka yöneticileri ve dijital pazarlamacılar bu değişimi nasıl avantaja çevirebilir? Hepsi ve daha fazlasını bu bölümde konuştuk. Beni instagram'dan @frktprk [https://www.instagram.com/frktprk/] takip edebilirsin. Lütfen podcastimi takip etmeyi ve paylaşmayı unutma.
Probeer 7 dagen gratis
€ 9,99 / maand na proefperiode.Elk moment opzegbaar.
Exclusieve podcasts
Advertentievrij
Gratis podcasts
Luisterboeken
20 uur / maand